BM’nin uyarıları doğrultusunda küresel ısınma ve iklim değişikliğini engellemek için sadece 9 yılımız kaldı. İnsan kaynaklı sera gazı salınımlarının neden olduğu küresel sıcaklık artışını önlemek için küresel karbon kirliliğinin 2030 yılına kadar %45 oranında kesilmesi gerekiyor. Küresel karbon kirliliğinin 2/3'ünü ise ulaşım ve enerji üretimi oluşturuyor.
Hızlı ve hafif süper spor araçlarıyla otomobil tutkunlarının hayalini süsleyen Mclaren, yeni bir sızıntı ile gündeme geldi. Yayınlanan rapora göre Mclaren, Porsche Taycan rakibi bir elektrikli araç için çalışmalara başladı.
Gezegen ısındıkça, hepimiz günlük hayatımızda bir fark yaratmak için neler yapabileceğimizi düşünüyoruz. Günlük hayatımızı çok fazla değiştirmeden karbon emisyonlarını azaltmanın yollarından biri de elektrikli arabaya geçmektir.
Bununla birlikte, elektrikli bir araca geçmenin faydaları konusunda genellikle bir kafa karışıklığı vardır. Örneğin, elektrikli araca geçiş uzun vadede parasal bir tasarruf sağlayacak mı veya ev tipi bir şarj cihazı nereye taktırılabilir ve bunun etkisi ne olur gibi sorular bu geçiş aşamasında herkesin cevap aradığı sorulardan bazılarıdır.
Yakıtlı araçlar, gücü bir dişli kutusu aracılığıyla tekerleklere gönderen içten yanmalı bir motorla çalıştırılırken, elektrikli otomobillerde şarj edilebilir bir pille çalışan bir veya daha fazla elektrik motoru bulunur. Bununla birlikte, elektrikli araçlarda yalnızca bir otomatik vites bulunurken, yakıtlı araçlarda birden fazla vites bulunabilir. Vites ne kadar yüksekse, aracı o kadar hızlı sürebilirsiniz.
Yapılan bazı çalışmalar, elektrikli bir aracı kullanmanın ömür boyu maliyetinin, yakıtlı araç modellerin altına düştüğünü belirtiyor. Bu, elektrikli bir araca sahip olmanın ve onu kullanmanın artık daha ucuz olabileceği anlamına geliyor.
Bir elektrikli aracın ön maliyeti hala daha fazla olsa da sağladığı enerji tasarrufu, vergi avantajı ve daha düşük bakım maliyetleri gibi nedenler sebebiyle bu araçları kullanmak artık çok daha ucuz. Genel olarak, elektrikli bir araç satın almak başlangıçta daha pahalı gibi görünse de aracın kullanım ömrü boyunca toplam maliyeti, benzine göre daha az görünüyor.
Avrupa’da birçok ülke 2030 itibariyle benzinli ve dizel araba satışlarını sonlandırıyor. Bu, Paris Anlaşması uyarınca karbon emisyonlarını azaltmaya yönelik hedeflere ulaşmak için planlanmış aksiyonlardır. Alınan bu kararlar giderek daha fazla aracın elektrikli olacağı anlamına geliyor.
Aynı zamanda elektrikli araçlar sürüş esnasında sıfır emisyon ve son derece sessiz bir sürüş deneyimi sağlıyor. Evde hem kolay hem de ekonomik bir şekilde şarj edebiliyorsunuz. Üstelik satın alma aşamasında devlet desteği uygulanabiliyor.